'Emekliler, torundan kaçıyor'
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, Adana sokaklarında emeklilerin ve Emeklilikte Yaşa Takılan (EYT) vatandaşların derdini dinledi. Zamlar, hayat pahalılığı ve ekonomik krizin en çok vurduğu emekliler ve EYT’li vatandaşlara bir dokunan, bin ah işiten Dr. Şevkin, “Geçen yıl mazot 8 liraydı. Şimdi 28 Lira. Geçen yılki asgari ücretin alım gücüne ulaşmak için bugünkü asgari ücretin 9 bin lira olması gerekiyor. Emekli 2500 lira alıyor. Nasıl geçinsin?” diye konuştu.
“VATANDAŞ YANIYOR, KIRMIZI ET GÖRMÜYOR”
CHP’li Dr. Şevkin’in “Et alabiliyor musunuz” diye sorduğu emekli vatandaş, “Üç ay önce bir komşu getirdi. Bir şiş kebap, o getirdi de yedim. Başka türlü et görmüyorum” dedi. Emekli vatandaş Şevkin’e dert yanarak, “Torun geliyor, ben kaçıyorum, utanıyorum. 'Dede bakka, bakka, dede bakka' diyor, inanın kaçıyorum ben çocuktan” diye konuştu. EYT’li bir yurttaş ise “Kırmızı eti zaten unuttuk. Kurban’dan Kurban’a görüyorduk da tavuk eti alıyordum. Şu anda şu zamlardan sonra tavuk eti de alamıyorum. Sıkıntılarımız çok” dedi. Bir başka emekli vatandaş ise Dr. Şevkin’in, “Vatandaş nankörlük ediyor, aç kimse yok” diyorlar sözleri karşısında, “Kim diyorsa yalan söylüyor. Vatandaş yanıyor, yanıyor!” diye konuştu.
Adana sokaklarında emeklilerle ve EYT'li vatandaşlarla bir araya gelen Dr. Şevkin’le emekli bir yurttaş arasında yaşanan diyalog, emeklilerin iktidara kırgın ve kızgın olduğunu gözler önüne serdi.
Milletvekili Dr. Şevkin’le vatandaş arasında şu diyalog yaşandı:
Şevkin: “Yetiyor mu emeklilik maaşı?”
Emekli: “Kesinlikle yettiği yok. Yetmeyi bırak, tırnağımızın ucu, dilimizin altına bir tat değdirecek kadar da kıymeti, değeri yok.”
Şevkin: “Et alabiliyor musunuz?”
Emekli: “Üç ay önce bir komşu getirdi. Kebap içinmiş. Bir şiş o getirdi de yedim. Başka türlü et görmüyorum.”
Şevkin: “Kurban Bayramı geliyor, ne yapacaksınız?”
Emekli: “Kurban Bayramı'nda ben kurban kesmeyi düşünemiyorum. Çünkü gücüm yetmez. Aldığım 3 bin lira aylık. En kötü kurbanlığı 4 bin liradan, 5 bin liradan aşağı alamayız. 70 lira olmuş canlı fiyatı. Ben buna nasıl güç yetireyim.”
Şevkin: “Torun gelecek, harçlık verilecek, kurban var.”
Emekli: “Torun geliyor, ben kaçıyorum, utanıyorum. 'Dede Baka, bakka, dede bakka' diyor, inanın kaçıyorum ben çocuktan. Çünkü veremiyorum, bir şey veremiyorum çocuğuma.”
Şevkin: “İkramiye, emekli ikramiyesi en azından kurban kesecek kadar olsa.”
Emekli: Emekli ikramiyesi, Kurban Bayramı'nda en az 5 bin 500 lira civarında olması lazım ki insan kurbanını alabilsin. Üstünü de eşine, çoluğuna çocuğuna dağıtır. Öbür aylığıyla da ancak kendini geçindiriyor. Aldığım 3 bin lira ile ben ancak kendimi geçindiriyorum. Ev kira, efendim ekmek olmuş 3 lira.”
Şevkin: “Elektrik, yol parası, su parası…”
Emekli: “O zaten aldı başını gidiyor.”
“YALAN SÖYLÜYORLAR”
Bir diğer emekli yurttaş da “Bir kilo ete 140-150 lira istiyorlar. Nereden alayım. Ekmeği nasıl alayım” diye konuştu. Dr. Şevkin, “Vatandaş nankörlük ediyor, aç kimse yok” diyorlar sözleri karşısında, aynı emekli, “Kim diyorsa yalan söylüyor. Vatandaş yanıyor, yanıyor!” diye konuştu.
EYT’Lİ VATANDAŞ İSYAN ETTİ!
CHP’li Dr. Şevkin ile EYT'li bir yurttaş arasındaki sohbette ise tam bir dram yaşandı.
EYT’li vatandaş: “Sayısal Loto bayii işletiyordum. Adana Çukurova bölgesinde. 10 yıl esnaflık yaptım ben. Bu iktidar döneminde her şeyimi kaybettim. Beş tane çocuğum var, şu anda bir tanesi sigortalı çalışıyor, bir tanesi de daha yeni atandı. Ben, ruh hastası oldum. Tedavi görüyorum iki senedir, üç senedir. Üç aydır, dört aydır sıkıntısız randevu alamıyorum. Beni Ceyhan'a yönlendiriyor.”
Şevkin: “Niye? 'Sıralar bitti' diyorlar. 'Kuyruklar bitti' diyorlar.”
EYT’li vatandaş: “Yok, sırada var, kuyruk da var. Diyor ki bana, 'Gideceksin' diyor, 'hastanede bekle' diyor, 'gelmeyen olursa onun yerine seni alırlar' diyor. Şu anda ben, çocuklarımın gönderdiği parayla geçiniyorum. Yeminle söyleyebilirim size, bin 500 lira ile geçiniyorum. Eşimle ben… Bin 500 lirayla ekerler mi, dikerler mi, mezara mı koyarlar bilmiyorum. Ama bin 500 lira ile geçiniyorum. Size şöyle söyleyeyim; her şeyimizden kestik. Bu zamlar gelmeden önce kırmızı eti zaten unuttuk. Kurban'dan Kurban'a görüyorduk da tavuk eti alıyordum. Şu anda şu zamlardan sonra tavuk eti de alamıyorum. Sıkıntılarımız çok. Emeklilikte Yaşa Takılanlardanım. 58 yaşındayım, 2 sene daha beklemek zorundayım. İş arıyorum yaşlısın diyorlar. Devlete göre gencim, çalışmak istediğim yere göre yaşlıyım. Üç bekar oğlum ayda 500’er lira yardım ediyor. Devletten hiçbir yardım almıyorum. Başvurdum. Bir kömür bile çıkmadı.”
“SAVAŞ YOK, KITLIK YOK, NEDEN BU HALE GELDİK?”
76 yaşında olduğunu kaydeden bir diğer emekli vatandaş da, “Böyle vur abalının sırtına olmuyor. Mazot aldı başını gidiyor. Benim oğlanın kepçesi var. Günlük 150 litre mazot yakıyor. Nasıl olacak bilmiyorum. Bir savaş olur, kıtlık olur, Türk milleti kadirşinas insandır. Ama şimdi böyle bir durum yok. Niye böyle bir hale geldik?” diye sordu.
DR. ŞEVKİN: “İNSANLAR NEFES ALAMAZ DURUMDA”
Vatandaşları dikkatle dinleyen CHP’li Dr. Müzeyyen Şevkin ise, “2500 lira ile geçinmek mümkün mü? 8 liraya aldığımız mazot 28 liraya çıkmış. İnsanlar artık nefes alamaz durumda. Yılbaşında “4 bin 253 lira asgari ücrete zam yaptım” dedi. Daha cebimize girmeden doğalgaza, elektriğe, mazota zam geldi. Geçen yıl asgari ücret 2850 liraydı, bugün 9 bin lira olması gerekiyor ki geçen yılki alım gücüne ulaşabilesin. O günkü peyniri, o günkü mazotu alabilmen için 9 bin lira asgari ücret alman gerekiyor. 10 tane Kıbrıs büyüklüğündeki alan tarımdan uzaklaşmış. Niye angus getiriyoruz, burada hayvancılık desteklenmesi gerekirken. Niye tam buğday yetişeceği zaman bakanların çocuklarının gemide buğdayı bekliyor, bir gecelik kanun çıkarılıyor. Tam bizim çiftçi kazanacağı zaman kalkıyoruz Ukrayna, Hollanda çiftçisine kazandırıyoruz. Bu sene karpuz tam yetişecek, turfanda karpuza çiftçi dönümüne 12 bin lira para harcıyor, kalkıyorlar İran’dan karpuz ithal ediyorlar” diye konuştu.
