‘Hayallerinizden sakın vazgeçmeyin’
DZ LUXURY BEAUTY Kurucusu başarılı iş kadını Dilara Zeybek, başarısının püf noktalarını anlattı. İlgi ve tutkunun sonucu mesleğe girip, Türk kültüründen ve şehirlerinden ilham alıp “Bu senin Hikayen “ sloganıyla markasını oluşturduğunu belirten Dilara Zeybek, “Bu aşamalara gelmek benim için hiç kolay olmadı. Her bir rujun kendine özgü bir hikayesi olduğu gibi, benim de bir hikayem var. Eğer ruj metaforunu kullanacak olursam, benim hikayem İstanbul olurdu; çünkü ben de İstanbul gibi parlamak istiyorum” dedi ve iş kurmak isteyen kadınlara da “Hayallerinizden asla vazgeçmeyin” önerisinde bulundu.
DZ LUXURY BEAUTY Kurucusu başarılı iş kadını Dilara Zeybek ile yaptığımız röportajımızı keyifle okuyacaksınız. Biz sorduk, Zeybek cevapladı.
- DZ LUXURY BEAUTY'yi kurma fikri nasıl ortaya çıktı? İlham kaynağınız neydi? Markanızın misyonu ve vizyonu nedir? Kadınlara nasıl bir mesaj vermek istiyorsunuz?
Markamı kurma fikri, çocukluk yıllarıma dayanan bir ilgi ve tutkunun sonucu olarak ortaya çıktı.
Zamanla bu ilgi profesyonel bir tutkuya dönüştü.
Yetişkin olduğumda, makyaj alanında eğitimler almaya ve piyasadaki ürünleri detaylı şekilde incelemeye başladım. Piyasadaki birçok ürünü denedim, ama ne kadar ünlü ya da pahalı olursa olsun, her bir üründe bir eksiklik buluyordum. Bu durum beni, “Neden herkesin seveceği ve kendini özel hissedeceği mükemmel bir ürün yaratmayayım?” sorusunu sormaya yöneltti.
En büyük ilham kaynağım, mükemmellik tutkusu ve insanların kendilerini özel hissetmelerini sağlama isteğim oldu.
Ayrıca, Türk kültüründen ve şehirlerinden ilham aldım. “Bu senin Hikayen “ sloganıyla marka yolculuğumuz başlamış oldu. Markamda her bir ürünün bir hikaye anlatmasını istedim. Örneğin, İzmir, Göbeklitepe, Kapadokya gibi şehirlerin romantizmini ve mistik atmosferini, rujlarımızla birleştirdik. Her ürün, bir aşk hikayesini ve bir kadının kendi yolculuğunu yansıtıyor.
Kısacası, markamı yaratmamın misyonu, makyaj ürünlerini sadece bir kozmetik malzemesi değil, insanların kendilerini ifade etme biçimi haline getirmekti. Her kadın kendi hikayesinin başrolüdür ve benim ürünlerim, bu hikayeyi yansıtmanın bir aracı olarak tasarlandı.
Vizyonumuz da ise ; Şu ana kadar aldığımız olumlu geri dönüşler bizi çok motive ediyor. Amacım, markamızı uluslararası bir platforma taşımak. Ve büyük mağazalarda yer almak, markamızın kalitesini ve hikayesini daha geniş kitlelere ulaştırmak istiyoruz. Benim için İzmir’de başlayan bu hikaye, İstanbul’da büyüdü ve şimdi tüm dünyaya ulaşma hayaliyle ilerliyor.
- Ürünlerinizin üretim süreci hakkında bilgi verebilir misiniz? Hangi özellikleriniz sizi diğer markalardan ayırıyor? Rujlarınızın içerikleri ve formülasyonu hakkında bilgi verir misiniz? Hangi malzemeleri kullanıyorsunuz?
Ürünlerimizde mükemmellik ve yenilikçilik ön planda. Rujlarımız yoğun pigmentli, dudaklarda ağırlık yapmayan ve kadife bir etki veren formüle sahip. İçerisindeki özel dokusu sayesinde dudaklarda kuruluk yapmaz ve uzun süre kalıcılık sağlar. Ayrıca ürünlerimiz tamamen hayvan dostu ve glutensizdir, bu nedenle çölyak hastaları da rahatlıkla kullanabilir.
Müşterilerimiz bizim için çok özel. Bu yüzden tüm ürünlerimizi VIP paketlemeyle sunuyoruz. Örneğin, ürünlerimizi özel tasarım kese ve paketlerle ulaştırıyoruz. Dünyaca ünlü lüks bir markanın çantasını alırken yaşadığınız deneyimi rujlarımızda da yaşamanızı istiyoruz. Mutlu müşteriler, mutlu satıcılar demektir; bu yüzden müşteri memnuniyetini her zaman önceliğimiz olarak görüyoruz.
- DZ LUXURY BEAUTY olarak sosyal sorumluluk projelerinde yer alıyor musunuz? Hangi projelere destek veriyorsunuz? Sürdürülebilirlik konusundaki duruşunuz nedir? Çevre dostu üretim süreçleri hakkında ne gibi önlemler alıyorsunuz?
Evet, DZ Luxury Beauty olarak sosyal sorumluluk projelerine büyük önem veriyoruz. Markamız, yalnızca güzellik ürünleri sunmayı değil, aynı zamanda topluma fayda sağlayacak projelerle de değer yaratmayı hedefliyor. Kadın girişimcileri destekleyen projelerde aktif olarak yer alıyoruz ve kadınların iş hayatında daha güçlü bir yer edinmeleri için farkındalık kampanyaları düzenliyoruz. Ayrıca, gelirimizin bir kısmını kadınların eğitimi ve ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaları için çalışan sivil toplum kuruluşlarına bağışlıyoruz. Aktif olarakta Lösev gönüllüleriyiz.
Sürdürülebilirlik, markamızın temel değerlerinden biridir. Çevre dostu üretim süreçleri ve kaynak kullanımına büyük bir özen gösteriyoruz. Ürünlerimizin ambalaj tasarımlarında geri dönüştürülebilir malzemeler kullanmaya öncelik veriyoruz. VIP paketlememiz dahi bu standartlara uygun şekilde tasarlanıyor; hem şık hem de çevreye duyarlı.
- Ürünlerinizi tanıtmak için hangi pazarlama stratejilerini kullanıyorsunuz? Sosyal medya ve influencer iş birliklerinin rolü nedir? DZ LUXURY BEAUTY'nin reklam kampanyaları hakkında bilgi verebilir misiniz? Hangi kanalları tercih ediyorsunuz?
dijital pazarlamayı aktif olarak kullanıyoruz. Sosyal medya, özellikle de Instagram ve TikTok, bizim için en önemli mecralar arasında yer alıyor. Influencer iş birlikleri ise markamızın bilinirliğini artırmada kritik bir rol oynuyor.Bu zamana kadar tanınmış ünlü isimlerle çalışmalarımız oldu.
- Gelecekte DZ LUXURY BEAUTY olarak ne gibi projeler ve yenilikler planlıyorsunuz? Ürün yelpazenizi genişletmeyi düşünüyor musunuz? Yeni koleksiyonlar veya ürün kategorileri eklemeyi planlıyor musunuz?
DZ LUXURY BEAUTY olarak, markamızı sürekli ileriye taşımak ve müşterilerimize en iyi deneyimi sunmak için çeşitli projeler üzerinde çalışıyoruz. Yakın zamanda, rujlarımızdan ilham alarak hazırladığımız kısa film tadında keyifli bir projeyi hayata geçirdik. Bu tür yaratıcı projelerle markamızın hikayesini ve değerlerini daha geniş kitlelere aktarmayı hedefliyoruz.
Evet, ürün yelpazemizi genişletmek sürekli gündemimizde olan bir konu. Şu anda yüksek kaliteli, kalıcı ve ipeksi rujlarımızla tanınıyoruz. Gelecekte, müşterilerimizin beklentilerini karşılamak ve onlara daha kapsamlı bir güzellik deneyimi sunmak adına yeni koleksiyonlar ve farklı ürün kategorileri üzerinde çalışıyoruz. Ayrıca, mevcut ürünlerimizi de sürekli olarak geliştirerek en iyi kaliteyi sunmaya devam edeceğiz.
- Girişimci olarak karşılaştığınız en büyük zorluklar nelerdi ve bunların üstesinden nasıl geldiniz? Kadınlara ve genç girişimcilere vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
Hayallerinizden sakın vazgeçmeyin!
Bu aşamalara gelmek benim için hiç kolay olmadı. Özellikle bu coğrafyada, kadınların ikinci plana atıldığı ve sözde pozitif ayrımcılık yapıldığı bir ortamda, tüm engellemelere rağmen bu markayı kurdum. Her bir rujun kendine özgü bir hikayesi olduğu gibi, benim de bir hikayem var. Eğer ruj metaforunu kullanacak olursam, benim hikayem İstanbul olurdu; çünkü ben de İstanbul gibi parlamak istiyorum.