‘Okulların hasar durumları açıklansın’
Eğitim-İş Sendikası Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin, “Ülkemiz doğal bir afet olan depremin rant eksenli yapılaşma, denetimsizlik ve imar afları nedeniyle büyük bir felakete dönüşmesinin açtığı yaraları hala iyileştirememiştir” dedi ve okullardaki hasar durumlarının açıklanmasını istedi.
“Yaşanan deprem yetkililerin tabiriyle bizim insanımız için acı bir “kader”e dönüşmesinin faturası günden güne ağırlaşmaktadır” diyen Ergin, resmi açıklamalara göre şu an için 46 bini aşkın yurttaşımızın öldüğünü, on binlerce yurttaşımızın da yaralandığını söyledi. Bu felakette dikkatlerden kaçan en vahim unsurlardan birisinin ise depremin vurduğu illerdeki çocukların durumu olduğuna dikkat çeken Ergin, “Resmi açıklamalara göre depremin vurduğu illerde 1700’ü aşkın evladımız maalesef kimsesiz kalmıştır. Depremin ardından refakatsiz kalan çocukların hangi koşullarda kaldıkları, güvenilir bir ortamda olup olmadıkları konusunda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından kamuoyunu tatmin edici açıklama yapılmalı ve hızla çözüm önerileri sunulmalıdır. Depremin vurduğu çocukların psikolojik desteğe, barınacakları yuvalara, eğitime devam ederek eğitim içinde iyileşmeye ihtiyaçları vardır” dedi.
Depremde evi yıkılan ve oturulamayacak durumda olan eğitim emekçilerinin insani şekilde barınma sorununun çözülmesi, ailelerinin ve çocuklarının mazeretleri dikkate alınarak yaşamlarını sürdürebilmesinin sağlanmasının önem arz ettiğini ifade eden Ergin sözlerine şöyle devam etti:
“Bu süreci hep birlikte atlatabilmek için gönüllülük esasının, yaşanan ağır travmanın sonuçlarının ve mazeretlerin muhakkak dikkate alınması gerekmektedir.
Adana'da 13 Mart 2023 Pazartesi itibariyle eğitim öğretim sürecine başlanacağı beklemektedir. Eğitim-İş olarak okullarımızın hasar tespit çalışmaları tamamlanarak kamuoyuyla şeffaf şekilde paylaşılması, hasar tespit sonucu ve kurumlarımızın depreme dayanıklılık durumunun okul web sitelerinde yayınlanması gerekliliğine inanıyoruz.
Yaşamın normalleşmesinde öğretmen öğrenci veli işbirliğiyle var edeceğimiz okul ortamı en büyük dayanağımız olacaktır. Pandemi sonrasında uzaktan eğitim ya da telafi eğitim süreçlerinin boşluğu dolduramadığı, eksikleri kapamadığı gerçeği herkesin malumudur. Yine yeniden telafisi mümkün olmayan eğitim açığına izin verilmemeli; çocuklarımız, toplumumuzun yarınları en güvenli ve sağlıklı ortam olan okulları ve öğretmenleri eliyle korku, kaos ve belirsizlikten uzak tutulmalıdır.
Depremde yaşanan tablo bizlere eğitimin önemini, vatandaşlık-yurttaşlık ve iyi ahlağın değerini göstermiştir. Bu değer ancak eğitimle mümkündür.”