Tatil dönüşü sendromu



Yoğun iş temposunun ardından gelen uzun bayram tatili birçoğumuz için iyi bir dinlenme fırsatı oldu. Kimilerimiz evde kalıp ailece vakit geçirmenin keyfini sürerken kimilerimiz de bir tatil beldesinde eğlenerek hayalini kurduğu tatili yapma imkânını yakaladı. Fakat artık ‘gerçek hayata’ dönmenin zamanı geldi çattı.

“Bazılarımız için tatil bir armağan, tatil dönüşü ise hüzün anlamına gelir. Bunun sonucunda ise bireyde bir boşluk duygusu gelişebilir ve rutin yaşama uyum sağlamak zorlaşabilir” diyen Medline Adana Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Fulda Karaçiçek, adaptasyon sürecinin uzamasının iş ve sosyal yaşantıda sorunlara yol açabileceğini ifade etti.

Yarım kalmışlık hissi yaşanabiliyor

Dönüşte boşluk duygusu yaşamamak için tatile yüklediğimiz anlamın önemli olduğunu söyleyen Klinik Psikolog Karaçiçek, “Özellikle uzun tatil dönüşlerinde yarım kalmışlık hissi yaşanması oldukça normal bir durumdur. Bu nedenle tatile, geçici olduğunun bilinciyle bizi hayatın günlük karmaşasından uzaklaştıran kısa ve keyifli molalar olarak bakmamız lazım” diyerek tatil dönüşü sendromu yaşamamak için önerilerde bulundu.

 

1. Kendinize Zaman Tanıyın

Tatilden gelir gelmez günlük işlerin içine gömülmek, tatilde topladığınız tüm enerjinizin bir anda yok olup gitmesine neden olacaktır. Bu nedenle acele etmeyin ve günlük hayata dönüş için kendinize 1-2 gün süre tanıyın. Böylece yapılacak işleri bir plan dahilinde ve zamana yayarak yapın.

2. Geleceğe Bakın

Tatile kendi kontrolünüzde olan ve gelecekte yine sizi bekleyen, hak ettiğimiz bir ödül olarak bakın. Yeni ödülünüz için motivasyonunuzu kuvvetlendirin ve işinizi, sizi ona götürecek bir araç olarak görmeye çalışın.

3. Hobilerinizle İlgilenin

Rutin hayata yeniden uyum sağlamak için hobilerinizle ilgilenin. Hobilerinizle vakit geçirmeniz size keyif vererek tatil sonrasında da güzel vakit geçirmenize yardımcı olurken strese girmenizi de önleyecektir.

4. Sosyalleşin

Tatil bitti diyerek evde bunalmayın, tam aksine sosyalleşmeye bolca vakit ayırın. Sinemaya, sergilere, konserlere gidin, dostlarınız ve sevdiklerinizle birlikte vakit geçirin.

5. Spora Vakit Ayırın

Spor yapmak hem mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin düzeyinizin yükselmesini sağlayacak hem de kafanızı toplamanıza yardımcı olacaktır. Sporu, bisiklet, koşu gibi dallardan seçerek mümkün olduğunca açık havada yapmaya gayret edin.

6. Doğa ile İç İçe Olun

Hafta sonlarınızı evde geçirmeyin. Sevdiklerinizle beraber piknik gibi doğa ile iç içe olabileceğiniz etkinlikler planlayın ve bunları hafta sonu rutini haline getirin.

7.  Evinizde Değişiklikler Yapın

Tatilden eve dönüp aynı ve eski şeyleri görmek canınızı sıkabilir. Evi toparlayıp eşyaların yerini değiştirmek ya da satın alınacak birkaç küçük eşya ile yeni bir tarz yaratarak yaşam alanınızı tekrar düzenlemek sizi neşelendirecektir.

8. Bir Sonraki Tatilinizi Planlayın

Yapılan araştırmalar, bizlere bir tatilin en mutlu bölümünün tatilin kendisi değil, daha çok planlama aşaması olduğunu gösteriyor. Bu nedenle bir sonraki tatilinizi şimdiden planlamaya başlayın ve motivasyonunuzu yükseltin.

 

 



Diğer Fotoğraflar