TBMM’nin tatil yapmasına tepki
Gelecek Partisi Çevre ve İklim Politikaları Başkanı Av.Meryem Türktekin, ülkenin büyük sıkıntı içinde olmasına rağmen TBMM’nin tatil yapmasına tepki göstererek, “Vatan yanıyor. Vatandaş -her açıdan-yanıyor. Buna rağmen TBMM tatile devam kararı alıyor” dedi.
TBMM’nin bu hafta olağanüstü toplandığını ancak muhalefetin toplantı çağrısının da, zamlarla ilgili görüşme önergesinin de, TBMM çalışmalarına devam etmeli yönündeki talebinin de, olumlu bir sonuç vermediğine dikkat çekti. Tüm taleplerin AKP ve MHP oyları ile reddedildiğini ifade eden Gelecek Partili Türktekin, açıklamasında ülkede yaşanan sıkıntılara değinerek şunları söyledi:
“Bunca sıkıntı yetmezmiş gibi, son günlerde bir çok yerde sürekli orman yangınları yaşanıyor.
Kuraklık ve su kıtlığı yaşayan bir ülke olarak orman alanlarımızı artırmamız gerekirken her geçen gün daha da kaybediyoruz. Oysa ormanlar iklim değişikliğiyle mücadelede en önemli faktör ve dünyada olduğu gibi ülkemizde de kullanılabilir su miktarının büyük oranını ormanlar karşılıyor.
Geçen yıl ülkemizde 1 Haziran 25 Temmuz tarihleri arasında 265 orman yangını olmuştu. Bu yıl iktidarın önceki yıllardaki eleştirileri dikkate alarak önlemleri artıracağı, bu sayıyı azaltacağı beklenirken sayı daha da arttı. Bu yıl aynı dönemde yaşanan orman yangını sayısı 360’a ulaştı. Sadece son 25 günde 299 orman yangını yaşandı ve yaklaşık 3.250 hektar orman alanımızı kaybettik.
ANAYASA LAFZIYLA VE RUHUYLA YORUMLANMALI
Türkiye’nin mutlak surette orman tahribatını durdurmaya ve hızlı bir şekilde orman alanlarını artırmaya ihtiyacı var. Bu bağlamda, Anayasamızın 169. maddesi ormanlarla ilgili sıkı kurallar getirmiştir. Özetle; ‘Devlet ormanların korunması ve genişletilmesi için gerekli tüm tedbirleri almakla ve düzenlemeleri yapmakla yükümlüdür. Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez. 1981’den önce orman niteliğini tam olarak kaybetmiş araziler dışında orman sınırlarında daraltma yapılamaz. Devlet ormanları; devletçe yönetilir ve işletilir, mülkiyeti devredilemez, zamanaşımı ile mülk edinilemez, kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz. Yanan ormanların yerinde, başka çeşit faaliyetler yapılamaz, yeni ormanlar yetiştirilir’ demiştir.
ANAYASAYA RİAYET EDİLMİYOR
Ülkemizde 2012 yılından bu yana salt elektik nakil hatları için kesilen orman alanı 78 bin hektarı geçti.
2012-2022 arasında yaşanan yangınlarda 240 bin hektar orman alanımızı kaybettik.
Daha da vahimi, madencilik, enerji ve diğer kullanımlar için verilen izinlerle aynı dönemde bunun iki katı tutarında orman alanının tahribinin önü açıldı.
Turizmi Teşvik Kanunu’nda yapılan değişiklikler ve Orman Kanunu'na eklenen Ek-16 hükmü ile, son yıllarda orman tahribatına neden olan uygulamaların kapsamı daha da genişletildi. Ve şu ana kadar 1.000 hektarın üzerinde orman alanımız orman sınırları dışına çıkartıldı.
ORMAN İÇİNDEKİ TESİSLER YANGINLARI ARTIRIYOR
Ülkemizde daha önce yılda ortalama 2.143 orman yangını yaşanırken son yıllarda orman yangınları ciddi oranda arttı. Bu artışta küresel ısınmanın yanı sıra ormanlardaki turistik tesislerin, işletmelerin vs. yerleşim yerlerinin artması en büyük etken olarak görülüyor.
Buna rağmen ormanlar tahrip ediliyor, yanan orman alanları yeniden ormanlaştırılmıyor. Orman alanlarına imar izinleri veriliyor, maden ve taş ocakları ruhsatları veriliyor. Bu alanlarda adeta mantar biter gibi bir gece de inşaatlar yükseldiğini görüyoruz. Bu ülkemiz adına endişe verici.
ORMAN VATANDIR!
Orman mili servettir!
Orman çocuklarımızın geleceğidir!
Orman sürdürülebilir bir geleceğin olmazsa olmaz şartıdır.
İktidarın, bu anlayışla hareket etmesi, ormanlarımızın korunması ve geliştirilmesi için derhal etkin tedbirler alması gerekiyor.”