DEVA Partisi Genel Başkan Başdanışmanı Ramiz Ongun; Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’ni (ÇGC) ziyaret etti. ÇGC Başkanı Cafer Esendemir’e DEVA Partisi’nin çalışmaları ve genel gündemle ilgili bilgi veren Başdanışman Ramiz Ongun, ekonomik krizin pençesindeki geniş kitlelerin, enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında ayakta durmaya çalıştığına dikkat çekti.

Ongun; DEVA Partisi olarak; iktidar tarafından yaşanan krizin görmezden gelindiğini, özellikle Kur Korumalı Mevduat Sistemi’nin (KKMS) halkın alıp zengine kaynak aktarımı olduğunu dile getirdiklerini, cari açığın giderek arttığını, özelleştirme adı altında kaynakların elden çıkarılıp Türkiye’nin dışa bağımlı hale getirildiğini her fırsatta söylediklerini belirtti.

Başdanışman Ongun; halkın sandığı beklediğini, dövizdeki artışın ekonominin iyi yönetilmemesi ve Cumhurbaşkanının Merkez Bankası’na müdahaleleri yüzünden olduğunu, Türk Lirasının tarihinde olmadığı kadar dibe vurduğunu ve halkın alım gücünün düştüğünü belirterek, “Türkiye’yi yönetecek çok daha iyi kadrolar ve pırıl pırıl siyasetçiler var. Türkiye bir kişinin ağzından çıkacak sözlerle yönetilecek bir ülke değil. Toplumun tüm kesimleri mağdur. Açlık sınırında yaşayan milyonlarca insanımız var. Evlerde tencerelerde dert kaynıyor.Ülkenin gerçek gündemi geçim… Partimizin düzenlediği halk buluşmalarında vatandaşlarımız bize büyük ilgi gösteriyor. Bir dokunduğumuzda bir ah işitiyoruz. Halkımız Genel Başkanımız Ali Babacan’a ve DEVA Partisi’ne umut bağlamış durumda. Bu umudu gerçeğe dönüştürmek üzere tüm kadrolarımız gece gündüz çalışıyor” diye konuştu.

ÇGC Kültür ve Sosyal Tesisleri’nde gerçekleşen ziyarette; DEVA Partisi Seyhan İlçe Başkanı Halit Acı, İmamoğlu İlçe Başkanı Av. Alican Erdoğan, Üst Kurul Delegesi Kürşat Yıldırım, Seyhan İlçe Sekreteri Ahmet Onur Beller de katıldı.

Başkan Cafer Esendemir de ziyarette yaptığı konuşmada; ekonomik krizin basın sektörünü de olumsuz yönde etkilediğini, Cumhurbaşkanlığı Tasarruf Genelgesi’ndeki basınla ilgili bölümlerin, sıkıntıyı artırdığını dile getirdi. Sektörde yaşanan sıkıntıların yanısıra TCK’nın ilgili maddelerinin de basın özgürlüğünü zedelediğini, otosansüreyolaçtığını, objektif ve tarafsız yayıncılığa zarar verdiğini belirterek, son olarak TBMM’de komisyonlarda görüşülmekte olan Basın Yasası’nın dayatma olduğunu ifade etti.